Bu aralar iyi türk filmleri yapılıyor. Av Mevsimi ve New York'ta Beş Minare de bunlardan birileri. Ben de bu iki film hakkında görüşlerimi paylaşmak istedim.
Öncelikle, New York'ta Beş Minare'den başlayalım. Açıkcası film vizyona girdiğinde Mahsun'dan dolayı önyargım vardı filme. Ama izledikten Mahsun beni şaşırttı diyebilirim. Filmde bi ara (New York'ta geçen aksiyon sahnelerinde) kendimi bir Hollywood filmi izliyor gibi hissettim. Bu film için kesinlikle "çok harika" "mükemmel film ya" gibi şeyler söylemem mümkün değil tabi ki ama Türk sinemasının geliştiğini görmek beni sevindiriyor. Bu filmde Haluk Bilginer'in oyunculuğuna bir kez daha hayran kaldım. Hangi role girse, başarıyla oynuyor. Mustafa Sandal'a gelince çok sırıtmış oynadığı rolde, çok iyi değildi. Filmdeki aksiyon sahneleri bizi heycanlandırsa da, film genel olarak hiç heycanlandırmadı. Mahsun Kırmızıgül'ün filmlerini izlerken hep bir şeyler eksikmiş gibi geliyor bana. Ayrıca artık her filminin sonunda birinin ölmesinden dolayı, bundan sonra Mahsun'un filmlerine giderken "başroldeki adam kesin ölecek" diye gideceğiz. Dediğim gibi, "super bir film" denilecek bir film değil. Ama ben bu filmi, bu tarz filmler için bir adım olarak görüyorum. Puanım: 6/10
Av Mevsimi'nin de değerlendirmesini yapayım. Öncelikle filmin kadrosu ve hikayesi çok iyiydi. New York'ta Beş Minare'nin kopuk seneryosundan çok daha iyi bir seneryosu var. Ama şunu söylemem gerek, filmin yarısında arkadaşlarla beraber filmin sonunu tahmin ettik. Oyunculuk yönünden ön plana çıkan isim Cem Yılmaz. Rolünü o kadar iyi yapmış ki, filmde eski karısının peşini bırakmadığı için bi ara kızdığımı hatırlıyorum. Ayrıca, ilk defa bir filmini küfür etmeden bitirdi sanırım. Şener Şen ise biraz daha arka planda kalmış. Şu sıra vizyonda olan filmler arasında gidip izlenebilecek bir film. Puanım: 7/10

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder